Eylül 25, 2011

Ali Şeriati / "yeryüzündeki hiç kimse masamın üzerindeki bu muma nasıl baktığımı bilemez."

Mumu çok seviyorum.
Mumu diğer tüm ışıklardan daha çok seviyorum.

Alevini daha çok seviyorum, ince boynunu diğer tüm güzel boylardan daha çok seviyorum. Mum ışığını elimle istediğim şekle sokabiliyorum. Mumun ateşten dilini,  diğer etten, çirkin, soğuk ve kötü kokan ağızlardaki dilden daha çok seviyorum.

Mukaddes ve ruhani ışığı bana sürekli velilerin, nebilerin ve meleklerin yüzünü hatırlatıyor. Yıllardır en latif ve güzel yüzleri dert, hal, anlama, duygu, irfan, şiir ve aşkı kelebekler gibi etrafına toplayıp uçurmakta olan mumun nazlı ve gizemli ışığını seviyorum.

Mumun yanışını, erimesini ve gözyaşlarını seviyorum.

Bana göre mum Allah’ın sırrıdır, dua sırrıdır, takva sembolüdür, gönüllerin güzel aşklarının ve Allah aşklarının güzel aşklarının hatırasıdır. Bana göre mum, şairlerin en güzel, en latif nağmeleri ve çırpınışlarıdır. Ben onun ışığında şairlerin en değerli ve iyi şairlerinin yüzünü görüyorum. Adeta hepsi mumun etrafında toplanmış, konuşuyorlar. Bana göre mum hayalci zamanın unutulmuş gecelerini hatırlatmaktadır.  

Mum bir anlamda ben demektir.

Oturdum ve mum ışığının güzel cilvesine gözlerimi diktim.
Yeryüzündeki hiç kimse masamın üzerindeki bu muma nasıl baktığımı bilemez.

Bu mum benden başkası mıdır? İşi nedir? Yanmak, alevlenmek, ağlamak, erimek, konuşmamak, durmak, yok olmak…
…geceleri uyumamak,  gündüzlerden korkmak, her an eksilmek, gözyaşı tırnağıyla varlığını tırmalamak, damla damla erimek…

Ah! Benimle mum arasında ne büyük bir benzerlik var.
Mum ben değil miyim?
Kendini soyutlamak işte budur.

Yalnızlık Sözleri I
(Syf: 135-137)

2 yorum:

cevüz dedi ki...

...Zira elektrik ışığı, mesafelerin pergel ve cetvelle ölçüleceğini zanneden ahmak bir gurur sahibidir.NFK

Adsız dedi ki...

Hala bitiremediğim kitap..