Kasım 11, 2011

2010, eylül 29 / "muhasebe"

...
ben yaşadığım, ömür sürdüğüm bu dünyayı sevmiyorum. yanımda gürültülü bi şekilde sakız çiğneyen kızı sevmiyorum. okulu sevmiyorum. bazen gördüğüm suretimi sevmiyorum. sorunlu sosyal ilişkiler yaşadığım insanları sevmiyorum.
ben çoğunlukla sevmiyorum.

çünkü içlerine dahil olamıyorum. hükmedemiyorum. bir işe yarayamıyorum. bu gün derste bi hoca hayatla savaşmayın dedi, çünkü onun doğal bir akışı vardır. belki tevafuktur. çünkü ben hep bunu yapıyorum. onun akışını artık sönmeye başlamış mücadele gücümle değiştirmeye çalışıyorum.
olmuyor.

varlığı hiçbiryerde değişmeyen birşey olmak istedim ben. oysa suyum, havayım ve ateşim.
hiçbir beşerden etkilenmemek üzerine kurdum gururumu. ne tuhaf, en çok burdan yara aldım.

kimseye yenilmesem, hiçbir beşeri kıyasa taraf olmasam.
sadece, var olsam.

birkaç gün önce B. nin dediği ve bir zamanlar benimde içimde cümle haline gelmiş söz geldi aklıma. evet, birşeylerin verilmesi lazım. bunu verecek tek varlığın nasip perdesiyle vermesi lazım. istek ve talep etmek yetmiyor.

ne yapmam gerekiyor? bunu gerçekten bilmiyorum. az sonra ders var, ona girmem lazım. ama biliyorsun ya şimdiden kusma emareleri başladı.
bulantım, kaygım ve bitkinliğimle,
şimdilik hoşçakal.
Kütüphane'den

Hiç yorum yok: