Akşam karası, gök gürlemesi ve Kocatepe'nin balkonları. Akşam ezanı okunmamış ve lambalar yanmamış henüz. Sarı ışık loşluğu ve hoşluğunda ortam, yazdım ki yandı şimdi lambalar. Ve gök gürlüyor iyice. Şimdi de 'toplanma yerine' Mikail'in bağırışları düşüyor. Keşke fırtına çıksa. İkindi yağmuruna zaten tutuldum, paçalarım zaten çamurlu, üstüm başım da helak olsa. Beş liraya aldığım naylon şemsiyem dağılsa. Helak olsa. Helak olsa. Caddeler kalabalık, burası ıssız. İçim kalabalık, dışım sessiz. Belki de biraz expresyonist olmalıyım. Aylardır buradayım ve ilk kez bir ezan vakti bekliyorum. Beklemek bana göre değil oysa. Son an'a yetişmek, koşar adım yetişmek benimkisi. Lambalar sönsün. Yağmur delileşsin ve fırtına çıksın. Bu bozkır yanıklığına bir fırtına vursun. Öyle kuru kuru durmasın fırtına çıksın. Fırtına çıksın. Fırtına çıkarsa gök expresyonist davranmayı başarıyor demektir. Ve şimdi yağmur sesleri. Sağanağa dönüşmüş yağmur sesleri. Güzellikleri de yaratan zatına hamd olsun.
8 yorum:
Vicdanım hep rahat 5 liralık plastik şemsiyeler adına,istiyorum ki şimşek beni çarpsın, nasılsa ucuz.Ölmezsem yenisini alırım.Böylece ben de expresyonist olurum.Hoş paylaşım.
Merika;
galiba insan bazen öyle doluyor ki bulutlar gibi yağacak bir bahane arıyor. teşekkürler..
'expresyonizm'in anlamını öğrenmek için, bana bir 'neden' vermenizin hiç bir önemi yok! Aslında, yazdıklarınızın da, zerre kadar bir önemi yok... Olabilirdi, ama yok !
Size(Ankara'da ya da dünyanın herhangi bir yerinde), 'bir ezan vakti bekleten' şeyin 'var'lığına, o 'var'ı Yaratanın varlığına şükürler olsun. Ne yazdı, yanlış sorudur! 'Ne', yazdırdı, doğru!
Şükürler olsun...
.;
biri bana modern sanatta biçim anlamdan önemlidir demişti. katılmıştım çünkü biçim çok önemliydi.
ama bazen anlam, biçim 'güdük' olsa dahi öyle etkiliyor ki o anlama sığınıyoruz. sadece sığınıyoruz.
evet şükürler olsun, yağmurun sesleri kulağıma vardığında ben de tam olarak öyle demiştim.
Biçim, şekil, suret, ya da simge ( ki yanlış hatırlamıyorsam, sizin için bu ifade daha yakındı ), ne nitelikte olursa olsun, 'anlam'ın, 'asıl'ın üzerinde, bir yük, bir perde olmaktan öteye gitmiyor/gidemiyor...
Ne kadar hafif, o kadar iyi...
Fırtına benim içimde çıktı dün :(
.;
doğru söylüyorsunuz Nokta.
Nur Salkımı;
o zaman sizde gökyüzü gibi davranın, yağmur yağdırın yüzünüzde. göreceksiniz çok iyi gelecek.
Yorum Gönder