Haziran 18, 2018

.: Çocukluk Bahçeleri & Çocukluk Merdivenleri :.

2018, yaz.
1998 yazı... 20 yıl evvel. 
Bazen yazı yetmiyor. Susmanın en hakiki konuşmak oluşu, göstermenin en hakiki saklanmak oluşu kadar yetmiyor yazı da. Yazmak istemiyorum bir süredir. Okumak istemiyorum. Belki de ifademin hal ile, görmek ile yolunu bulduğu bir süreçteyimdir.

Fotoğraflar bayramdan. Taşrama gittim. Çocukluğumun açtığı bahçeye. Oturduğum çimlere. Kopardığım çiçeklere. Zıpladığım, koşar adım çıktığım merdivenlere. Karnemin "hepsi 5" olduğu okula. Neredeyse 20 sene önce önünde fotoğraf çekildiğim ağaca.

Tanrım, ağaçların hakikaten de insanlarına benziyormuş... Tanrım, yazacak ne çok şey var...

Tanrım, yazamıyorum.


4 yorum:

Elif Canan KELEŞ dedi ki...

Kalemine kuvvet 💝📝🌼

Beyaz Yakalı dedi ki...

Bence çok da güzel anlatmışsınız, zamana dair ve kısa. Zamanın değişimi, değişmeyen anılar fotoğraflarda. Fotoğraflara dikkatli bakınca değişmeyen bakışlar. Zamanın en hakikati de zamansızlık olmalı değil mi.

Zeugma dedi ki...

Anılar böyle çarpıp geçiyor insanı...

Dönüşü Olmayan Orman dedi ki...

Fotoğraflardan eksilen veya uzaklaştırılan insanlar kısmı ise başlı başına paylaşım konunuz olabilir. 1998 tarihinden kırpılan kişi de aslında zaman ve ağaç gibi önemli bir detay.