1952 kez dinlemeseydim bu şarkıyı nasıl duyabilirdim ki. Ayna’sıyla dertleşen,
güzel ‘bulunmadığından’ notalarla olsa da ağlayan o şarklı kadın’ın sesini.
Sözleri var, Arapça. Kutsal
Kitap’a ses ve yazı dili layık görülen Arapça. Tercümesi de var ama ben’ce
tercümesi de şu;
*
Başka Dîl’de Mreyte ya Mreyte Tercümesi
-şarkının şiire(!) ilham olma
bahanesidir.-
I
“Ayna Ayna
Söyle bana”Değil.
II
Ayna,
Ayna,Söyle bana.
Bak bana,
Bana,Ayna.
Kimse bakmadı bana Ayna.
III
Üzerine
Anka kuşu konmuş
Bir
ayna vermiştim bir adama.Kendine, bana, 1’e baksın diye.
Bakmadı aynaya
Bakmadı bana.Başkalarına,
“Cehennem başkaları”na baktı Ayna.
Onların tenleri güzeldi,
Dudakları ve kalçaları.Benim sadece gözlerim güzeldi Ayna.
Bakmadı gözlerime Ayna.
IV
Senden başka kim görebilir ki.
Zeyn’i başka kim güzel gösterebilir ki.
Ayna, beni senden başka kim sevebilir ki.
Beni benden başka kim.
V
En güzel,
En güzel ben olduğumu söyle,Bana en güzel yalanı söyle Ayna.
“Bakma öyle kırgın kırgın yüzüme”
Söyle bana,Bak bana,
Ayna.
3 yorum:
Çevirisini yapmamışsınız, şiirinizi yazmışsınız adeta!
Oz;
tercüme diyerek şiiri(!)kamufle etmeye çalıştığım doğru ama 1952 kez dinlemeseydim şarkıyı ve o şarklı kadın telkinlerde bulunmasaydı bana, o sözlerin çoğunu yazacak güdü olmayacaktı içimde.
1952'nin sırrı nedir ve o şarklı kadının?
Bu hikayedeki, sizin sırrınız nedir?
Yorum Gönder